Çocukluk Çağının Döküntülü Hastalıkları

Çocukluk Çağının Döküntülü Hastalıkları

Çocuklarda döküntü, bazı enfeksiyon etkenleri, alerjik nedenler, toksinler ve kanama bozuklukları sonucu deride ortaya çıkan değişikliklerdir.

Döküntüler nedenine bağlı olarak dağılımı, yayılımı, boyutu, rengi açısından çeşitlilik gösterir. Bu hastalıkları tanımlamamız için döküntülü hastalıkların öyküsünü bilmek, döküntünün özellikleri ve eşlik eden fizik muayene bulguları ile değerlendirmek gerekir.

Çocukluk çağının en sık görülen döküntülü hastalıkları nelerdir?

 

SUÇİÇEĞİ (Varisella)

  • Suçiçeği hastalığıvaricella zoster isimli  virusun neden olduğu çocukluk çağı döküntülü hastlıklarındandır.
  • En sık 15 yaş altında çocuklarda görülür.
  • Daha çok kış sonu ve bahar aylarında rastlanır.
  • Damlacık enfeksiyonu veya  deri lezyonlarından direk temas ile bulaşma olur. Suçiçeği hastalığı çok bulaşıcı bir hastalıktır.
  • Kuluçka süresi 11-23 (ortlama 14 gün) gündür.
  • Döküntüler ortaya çıkmadan 1-2 gün önce ateş halsizlik baş ağrısı olur. Döküntüler ilk olarak saçlı deride yüz ve gövdeden kırmızı noktalanmalar şeklinde başlar ve hızla tüm vucuda yayılır. Daha sonra bu döküntüler içi su dolu kesecikler haline döner. Vezikül olarak adlandırılan bu içi su toplamış döküntüler kabuklaşarak iyileşir. Bu döküntüler 250–500 adet arasındadır. Bazen 1000 kadar olabilir. Döküntüler çok kaşıntılıdır. Eski döküntüler iyileşirken aynı zamanda ilk 3-4 günde yeni döküntüler de çıkar. Sadece ciltte değil ağız içi ve göz de de döküntü çıkabilir. Çok kaşıntılıdır. Genellikle 1 hafta içerisinde gerileyerek iyileşir.
  • Hastalık genellikle kendi kendine iyileşir. Fakat ufak bebeklerde, bağışıklık sistemi zayıf olanlarda,  erişkinlerde ağır seyredebilir. Sağlıklı çocuklarda suçiçeği tedavisi genellikle semptomatiktir. Ateş için ateş düşürücüler kullanılır. Kaşıntıları önlemek için antihistaminkler ve tırnakların kesilmesi önerilebilir.
  • Hastalığı ağır geçiren ve geçirme riski olan hastalara asiklovir adı verilen antiviral bir ilaç başlanabilir.
  • Suçiçeği infeksiyonunun en sık görülen komplikasyonu cillte oluşan sekonder enfeksiyonlardır. Ayrıca akciğer enfeksiyonu, eklem kemik  iltihabı ve nörolojik yan etkiler de olabilir.
  • Hastalıktan korunmada suçiçeği geçiren kişilerin izolasyonu yapılmalı ve döküntüler kabuklananan kadar izolasyona devam edilmelidir.
  • Ayrıca aşılama yapılarak suçiçeği enfeksiyonundan korunulabilir.

 

KIZAMIK (Rubeola)

  • Kızamık paramiksovirus olarak adlandırılan virusun neden olduğu çok bulaşıcı döküntülü bir hastalıktır.
  • Damlacık enfeksiyonu şeklinde bulaşır.
  • Kuluçka süresi 8-10 gündür.
  • Hastalık kış ve ilkbahar aylarında görülür.
  • Hastalık başlamadan 1-2 gün önce ve döküntüler çıktıktan 4 gün sonraya kadar bulaştırıcılık sürer. Kuluçka döneminden sonra ateş, öksürük, nezle hali, konjoktivit ve ışığa bakmada hassasiyet şeklinde bulgular başlar. Bu bulguları takiben önce başta, saç alın çizgisinde, kulak arkasından başlayan kırmızı noktasal döküntüler belirmeye başlar. Üç gün içeriside döküntüler bütün vücuda yayılır.  Döküntünün ilk iki gününden sonra sonra ateş ve diğer bulgular yavaş yavaş azalır. Döküntüler yine baştan başlayarak solmaya başlar.
  • Kızamık tanısı klinik olarak kolaylıkla konabilir. Kesin tanı serolojik testler ile kesinleştirilebilir.
  • Spesifik bir tedavisi yoktur.
  • Ateş düşürülmesi , sıvı desteği sağlanması ve varsa akciğer enfeksiyonun tedavi edilmesi yaterlidir. Yetersiz beslenen ve A vitamini eksikliği olduğu düşünülen ve hastaneye yatan çocuklarda A vitamini desteği yapılması uygun olur.

 

KIZAMIKÇIK (Rubella)

  • Kızamıkçık (rubella virusu) virusunun neden olduğu iyi seyirli bir hastalıktır.
  • Hastalık daha çok kış sonu ve ilkbahar aylarında, genellikle okul öncesi ve okul çağındaki çocuklarda görülür.
  • Damlacık enfeksiyonu şeklinde bulaşır.
  • Kuluçka dönemi 14-23 gündür.
  • Genellikle hafif seyirli veya asemptomatik geçen bir hastalıktır. %25-45 hastada döküntü görülmeyebilir. Bulaşıcılık döküntüden birkaç gün önce başlar ve döküntüden sonra 7 gün devam eder. Kuluçka dönemini takiben hafif ateş, boğaz ağrısı, halsizlik, hafif konjoktivit ve lenf bezlerinde şişlikler olur. Boyun , baş arkası ve kulak arkasındaki lenf bezleri büyür. Kırmızı noktasal tarzda olan döküntüler yüzden başlar aşağı doğru yayılır ve 24 saatte bütün vücuda yayılır.  2-3 gün içerisinde döküntüler kaybolur.
  • Kızamıkçık iyi seyirli bir hastalıktır.
  • Enfeksiyonunun önemi gebelik sırasında anne kızamıkçık geçiririse anne karnındaki bebeği enfekte ederek bebekte sağırlık, mental motor gelişme geriliği, konjenital kalp hastalığı gibi sekeller geliştirebilmesidir. Gebelik döneminde annenin kızamıkçık geçirdiği saptanırsa gebeliğin sonlandırılması uygundur.
  • Enfeksiyondan esas korunma aşılamadır. Kızamıkçık aşısı canlı bir aşıdır. 12 ayda ve 4-6 yaş arasında kızamık kızamıkçık ve kabakulak (KKK aşısı) aşısı şeklinde uygulanır. Aşı  canlı bir aşı oldugu için hamile kadınlara uygulanmamalıdır.

 

BEŞİNCİ HASTALIK (Eritema Enfeksiyozum)

  • Parvovirus B19 isimli virusun neden olduğu döküntülü bir hastalıktır.
  • Genellikle 5-15 yaş arasındaki çocuklarda görülür.
  • Kuluçka süresi 4-14 gün arasında değişir. Bazen 20 güne kadar uzayabilir. Hastalık damlacık yoluyla öksürük ve hapşuruk ile kişiden kişiye bulaşır.
  • Hafif soğuk algınlığı bulularının olduğu bu dönemde bulaştırıcılık vardır. Genellikle döküntülerin ortaya çıktığı dönemde bulaştırıcılık kalmaz.
  • Klinik buluguların başlangıcı hafif ve nonspesifiktir. Hafif ateş, burun akıntısı ve baş ağrısı ile başlar. Birkaç gün sonra döküntü ortaya çıkar. Özellikle yanaklarda oluşan kızarıklık hastalık için tipiktir. Şamar atılmış şeklinde kızarıklık hastalık için tanı koydurucu özelliktedir.  Takiben gövde, kol ve bacaklarda dantela tarzı kaşıntılı döküntüler oratya çıkar. Döküntüler 2-3 hafta devam eder , ısı değişikliği efor vb zamanlarda ortaya çıkıp kaybolur.
  • hastalık kendiliğinden geçen hafif seyirli bir hastalıktır. Sadece ateş düşürü ve kaşıntıyı yatıştırıcı ilaçların kullanılması yeterlidir. 5. Hastalık geçiren kişiler ömür boyu bağışıklık sağlarlar. Bağışıklık sistemi zayıf olan kişiler ve hamileler için  riskli olabilmektedir.
  • Güneş ışığı, sıcak banyo, ateş gibi durumlar döküntünün uzamasına neden olabilir.
  • Aplastik anemi denilen kansızlığa neden olabilir.

 

ALTINCI HASTALIK (Roseola infantum, Ekzantema Subitum)

  • Bebeklerde 6. hastalıkHerpes virus 6 ve 7 nin neden olduğu bir hastalıktır.
  • Kuluçka süresi ortalama 10 gündür.
  • Özellikle bebek ve küçük çocuklarda 3-5 gün süren ateşi takiben ateşin düşmesi ile vücutta kırmızı döküntüler ile seyreder.
  • Hastalık ilkbahar ve sonbahar aylarında sık görülür. Daha çok 6 –15 ay arasındaki bebeklerde sık görülür.
  • 1 yaşına kadar çocukların %60-90’ı, 3-5 yaşına kadar ise %80-100’ü hastalığı geçirir.
  • Hastalık ateşin yükselmesi ile birden bire başlar. Ateş 39.4-41.2 kadar yükselebilir. Belirgin başka bir bulgu olmadan ateş 3 ile 5 gün seyreder. Bazen hafif üst solunum yolu enfeksiyonu bulguları olabilir. Ateşe dikkat edilmelidir. Çünkü bu dönemde ateşli havale geçirme riski olabilir. Buna karşın ateşli dönemede çocuğun genel durumu iyidir.
  • Ateşin düşmesiyle birlikte gövdeden başlayarak kollara, boyuna yüze ve bacaklara yayılan kısa sürede kaybolan kırmızı noktasal döküntüler meydana gelir.
  • Tedavide yalnızca ateş düşürücü ile ateş kontrolü yapılması yeterlidir. 6. hastalık kendi kendine düzelen bir hastalıktır.

 

 

EL AYAK AĞIZ HASTALIĞI

  • El ayak ağız hastalığı Coxsackie virüslerin (koksaki A 16,5, 7, 9 ,10, B 2, 5 vb) neden olduğu döküntülü bir hastalıktır.
  • Yaz ve erken sonbahar mevsiminde daha sık görülür.
  • Genellikle 5 yaş altı çocuklarda görülür, ama nadiren erişkinler de bu hastalığı geçirebilir.
  • Kuluçka süresi 3 ile 6 gün arasındadır.
  • Hastalık insandan insana yakın temas ile, hava yolu ile ortak eşyalar ile ve dışkı yoluyla bulaşabilir.
  • Genellikle ilk bulgu ateştir. Ateşi iştahsızlık, halsizlik ve boğaz ağrısı takip eder. Daha sonra iki gün içersinde ağız içinde kırmızı su toplaması şeklinde döküntüler ortaya çıkar ve bir süre sonra ağız içi ülserleri şekline döner. Bir iki gün içerisinde  avuç içi ve ayak tabanında kırmızı su toplaması şeklinde döküntüler ortaya çıkar. Bazen dizlerde dirsek ve genital bölgede de döküntüler olabilir.
  • El ayak ağız hastalığının spesifik bir tedavisi yoktur. Hastalık 7 ile 10 gün içinde kendini sınırlar. Bulaştırıcılık ilk 1 hafta içinde sıktır.
  • En önemli komplikasyonu ağız içi ülserlerine bağlı yeterli beslenememe ve sıvı kaybı gelişmesidir.
  • Ağız içindeki ülserler için topikal lokal anestezik içeren ilaçlar ve boğaz ağrısı için ağrı kesici şurupların kullanılması yeterli olur.

 

KIZIL

  • Kızıl ateş, boğaz enfeksiyonu ve vücutta kırmızı yaygın döküntülerle karakterli bir enfeksiyondur. Etkeni A grubu beta hemolitik streptokoklardır.
  • 5-15 yaş arasındaki çocuklarda görülür. 2 yaş altındaki çocuklarda bağışıklık sistemi gelişmediğinden dolayı nadir görülür.
  • Bulaşma hasta kişilerden ve taşıyıcılar yoluyla olur . Bulaşma yakın temas ve solunum yoluyla gerçekleşir.
  • Kuluçka süresi 1- 7 gün arasındadır.
  • Hastalık genellikle ateş, baş ağrısı, halsizlik, kas ağrısı, kusma ve karın ağrısı şeklinde başlar. Şikayetler başladıktan 12-48 saat sonra vücutta döküntüler çıkar. Döküntüler boyunda ve vücudun üst kısmından başlar gövdeye sonra kol ve bacaklara yayılır. Döküntüler yaygın bir kızarıklık üstünde küçük kırmızı kabarcıklar şeklindedir. Avuç içi ayak tabanı yüzde genellikle döküntü yoktur. Yüz parlak ve kırmızıdır ağız çevresi soluktur. Kızılın tanısı genellikle döküntülerin görülmesi ile konur.
  • Tedavide antibiyotikler kullanılır. Tek doz Benzatin penilin G kas içine veya 10 gün ağızdan penisilin kullanılması ile tedavi edilir.

 

ÜRTİKER

  • Deriden kabarık, kaşıntılı kızarıklıklar ile seyreden döküntülerdir.
  • Çocuklarda ve genç erişkinlerde daha sıktır.
  • Çocuklarda en sık nedeni viral enfeksiyonlar olup, bazı bakteriyel enfeksiyonlar da buna neden olabilir.
  • Yumurta, süt ve süt ürünleri, çilek, fıstık, bazı deniz ürünleri gibi alerjenler, katkı maddeli gıdalar ve antibiyotikler gibi bazı ilaçlar akut ürtikeryal döküntülerin çıkmasına neden olabilir.
  • Akut ürtikeryal döküntüler altı haftadan kısa süren döküntülerdir.
  • Tedavide nedenini saptamak gerekir. Gereğinde alerji ilaçları kullanılır.